Ege ve Akdeniz’in buluştuğu, tarih ve doğanın iç içe geçtiği, turkuaz suların kıyısında iki büyüleyici durak: Kalkan ve Kaş. Her biri kendine özgü karaktere sahip bu iki kasaba, huzur arayan gezginlerin, lezzet tutkunlarının ve doğa aşıklarının vazgeçilmez rotaları arasında. Daracık taş sokaklarında yürürken geçmişe yolculuk yapabilir, masmavi koylarda serinleyebilir, gün batımını izlerken zamanın nasıl aktığını unutabilirsiniz. Sizleri Kalkan ve Kaş’ın büyüleyici atmosferine, gizli kalmış köşelerine ve yaşanmışlık dolu sokaklarına doğru bir yolculuğa çıkarıyorum.
İlk kez Kalkan‘a gittiğimde, taş sokakların arasından süzülen begonvil kokusu ve denizin laciverte çalan tonu karşılamıştı beni. Zaman yavaş akıyor burada; gölgede bir kahve, yokuş yukarı bir yürüyüş, denize karşı bir gün batımı… Hepsi birer anı koleksiyonu gibi.
Kalkan’da Nerede Konaklanır?
Fidanka Otel: Doğanın Kalbinde Bir Ev Gibi
Kalkan’ın yamaçlarında, geleneksel bir otelden çok daha fazlasını sunan özel bir yer Fidanka Otel. Burada konakladığınızda yalnızca bir odada değil, adeta bir masalın içinde uyanıyorsunuz. Her biri özenle tasarlanmış, farklı bir ruha sahip odalar; masmavi deniz, yemyeşil doğa ve gün batımında altın tonlarına bürünen gökyüzüyle birleşince ortaya büyüleyici bir atmosfer çıkıyor.



Fidanka’yı benzersiz kılan en önemli özelliklerden biri de adeta bir botanik bahçesini andırması. Her köşesi çiçeklerle bezeli; rustik detaylarla süslenmiş alanlar, el yapımı mobilyalar ve doğal ahşabın sıcaklığıyla sarmalanmış huzur dolu bir ortam sunuyor. Türkiye’nin ve dünyanın dört bir yanından özenle toplanmış, her biri ayrı bir hikaye barındıran yüzlerce antika ve eşsiz obje sayesinde otel, küçük bir müze havası taşıyor.



Otelin dillere destan mutfağının en büyük sırrı, hem Türkiye’de hem de dünyada her geçen yıl büyüyen ve çeşitlenen gastronomi dünyasını yakından takip etmeleri. Amber Restaurant, yalnızca damaklara hitap eden enfes bir menüye değil, aynı zamanda göz alıcı bir dekorasyona da sahip. Üstelik kahvaltı ve akşam yemeği için rezervasyonla, konaklama şartı olmadan da ziyaret edilebiliyor.
Güler yüzlü işletmecileri ve ince düşünülmüş detaylarıyla Fidanka, insanın kendini gerçekten özel hissettiği bir yer. Benim için burası bir otelden ziyade, huzur bulduğum bir sığınak.
Kalkan’da Neler Yapılır?
Kaputaş Plajı’nda Denize Girin
Kalkan’a sadece 10 dakika mesafedeki Kaputaş Plajı, turkuaz suyu ve beyaz çakıl taşlarıyla Türkiye’nin en fotojenik plajlarından biri. Sabah erken saatlerde gitmek, hem kalabalıktan kaçınmak hem de güneşin ilk ışıklarını yakalamak için ideal.



Tekne Turu ile Koyları Keşfedin
Kalkan limanından kalkan günlük tekne turları, Fırnaz Koyu, Akvaryum Koyu ve Mavi Mağara gibi göz alıcı noktalara uğrar. Öğle yemekleri genellikle teknede servis edilir ve yüzme molaları unutulmaz bir gün yaşatır.
Patara Antik Kenti ve Plajı
Tarihle iç içe olmak isteyenler için Patara Antik Kenti, Roma döneminden kalma tiyatrosu ve meclis binasıyla büyüleyici bir deneyim. Hemen yanındaki Patara Plajı ise 18 km uzunluğu ve koruma altındaki caretta caretta kaplumbağalarıyla ünlü.
Likya Yolu’nda Yürüyüş
Likya Yolu’nun bir kısmı Kalkan’dan geçiyor. Doğa yürüyüşü yaparak hem Akdeniz manzarasını seyredebilir hem de tarihî kalıntılar arasında keşif yapabilirsiniz.
Gün Batımını İzleyin
Kalkan’ın en büyüleyici anlarından biri gün batımıdır. Teraslı bir restoranda veya limanda oturup gökyüzünün rengârenk dönüşümünü izlemek, akılda kalacak bir deneyimdir.
Kaş ve Xanthos Gezisi
Kalkan’a kadar gelmişken 30 dakika uzaklıktaki Kaş’a uğramak şart. Arnavut kaldırımlı sokakları, butik dükkânları ve antik tiyatrosuyla Kaş bambaşka bir ruh taşır. Biraz daha kuzeye giderek UNESCO mirası Xanthos antik kentini de keşfedebilirsiniz.
Çarşısını Keşfedin
Kalkan’ın çarşısı küçük ama yaratıcı. El işi takılar, doğal taşlarla yapılan aksesuarlar ve özgün seramikler bulmak mümkün.
Kalkan’da Salonika 1881
Kalkan’ın Arnavut kaldırımlı taş sokaklarında yer alan, mavi-beyaz renkleri ve nostaljik atmosferiyle dikkat çeken bir restoran. Salonika 1881 ismi, doğrudan Mustafa Kemal Atatürk’ün doğduğu yıla ve şehre bir gönderme. Zaten mekana adım attığınız anda bu tarihi bağ hissediliyor. Duvarlardaki eski fotoğraflar, Atatürk’e özel ayrılmış masa ve detaylardaki zarafet, size sadece bir akşam yemeği değil, zaman yolculuğu da vadediyor. Menü, Ege ve Akdeniz mutfağının en güzel örneklerini sunuyor. Masaya gelen her tabakta tazelik ve özen hissediliyor. Bazı akşamlarda fasıl eşliğinde yemek yeme keyfini yaşayabiliyorsunuz.



Kaş’ı ilk gördüğümde, bir yere değil de bir zamana gelmiş gibi hissettim. Renkler daha doygun, rüzgar daha serin, gün batımıysa sanki biraz daha uzun sürüyordu burada. Kimi yerler vardır, sessizce kalbine işler… Kaş, benim için tam da öyle bir yer.
Kaş’da Nerede Konaklanır?
Çukurbağ Yarımadası doğa içinde, denize sıfır, huzurlu oteller arayanlara ideal. Kaş merkez her yere yürüyerek ulaşmak isteyenler için. Doğa & bohem ruh arayanlara glamping, taş ev ya da bahçeli butik pansiyonlar. Aileler & gruplar için havuzlu kiralık villalar veya geniş daireler.
Kaş’da Neler Yapılır?
Maviyle Buluşun: Kaş’ın Koylarında Yüzün
- Kaputaş Plajı: Türkiye’nin en meşhur plajlarından biri. Ama sabah erken saatlerde gitmek şart.
- Hidayet Koyu, Limanağzı, Büyükçakıl, Akçagerme: Her biri farklı bir deneyim sunan tertemiz koylar.
- Tekne turu: Kekova’ya uzanan günübirlik turlarda batık şehir manzaraları eşliğinde denize girebilirsin.
Dalış Yap ya da İlk Denemeni Kaş’ta Gerçekleştir
Türkiye’nin en iyi dalış noktalarından biri. Batıklar, mağaralar, su altı heykelleri… Deneyimin olmasa bile keşif dalışı yapabilirsin.
Macera Peşindeysen: Kaya Tırmanışı veya Yamaç Paraşütü
Kaş’ta kaya tırmanışı rotaları oldukça popüler.
Yamaç paraşütüyle Kaş’ı kuşbakışı izlemek unutulmaz bir deneyim.
Tarihle İç İçe: Antiphellos Antik Kenti’ni Gez
Kaş’ın tam merkezinde yer alıyor. Gün batımında antik tiyatroda oturup manzarayı izlemek başka hiçbir şeye benzemez.
Likya Yolu’nda Yürü
Dünyanın en iyi uzun yürüyüş rotalarından biri Kaş’tan geçiyor. Küçük etaplarla doğayla baş başa kalabileceğin harika rotalar var.
Kekova & Simena Gezisi
Kaleköy’e kano ile git, denizin ortasındaki batık antik kentten geç, Simena Kalesi’ne çık ve meşhur keçi sütlü dondurmayı tat.
Kaş’da Lezzet Durağı: Dudu Mutfak
Kalkan’dan Kaş’a geçmek isterseniz – ki mutlaka öneririm – o günün en az bir öğünü Dudu Mutfak’ta yemeden dönmeyin. Dudu Mutfak, Kaş’ın kalabalığından uzak ama tam kalbinde bir huzur noktası. Samimi, sade ve iddialı bir menüsü var. Geleneksel tarifleri modern dokunuşlarla sunuyorlar. Kahvaltı sofrası adeta bir anne eli değmiş gibi. Serpme kahvaltılarında çıtır çıtır pişi, özenle hazırlanmış ev yapımı reçeller, taze peynirler…



Gün içinde uğrarsanız sizi lezzeti tabaklar bekliyor. İncecik kızarmış yaprak ciğer, anne köfteleri, nefis patates kızartması ve her gün değişen zeytinyağlılar, dilerseniz ev yapımı mantı… Vejetaryenler için ise hafif ve doyurucu bir seçenek nefis falafel tabakları her zaman menüde.
Zamansız Bir Dükkan: Papilio
Papilio, Kaş’ın tarih kokan sokaklarından birinde, içeri giren herkese sıcaklığını hissettiren özel bir dükkan. Sahibi Sumru Hanım, yıllar önce Ankara’dan Kaş’a yerleşmiş; o günden beri kendi tasarladığı, kendi dokuduğu kumaşlardan bizzat diktiği kıyafet ve aksesuarları burada satışa sunuyor.



Her üründe Sumru Hanım’ın ince zevki ve emeği hissediliyor. Kumaş kokusunun yayıldığı atölyesi de bu eski Kaş evinin bir odasında yer alıyor. Dikiş makinelerinin sesi, duvarda asılı kumaşlar, her biri ayrı karakter taşıyan çantalar, kıyafetler ve aksesuarlar…
Papilio’nun raflarında ayrıca bakır objeler, danteller, Özbek işi tabaklar, el yapımı seramikler, Prima Rosa kolonyalar ve daha niceleri sizi bekliyor. Bu dükkan, bir alışveriş deneyiminden çok daha fazlası, küçük bir keşif alanı gibi.
Papilio, yalnızca alışveriş için değil; karakteri, atmosferi ve ruhuyla keşfedilmeye değer bir yer.
Kaş ve Kalkan, Akdeniz’in iki farklı ruhu gibi: biri daha hareketli, biri daha içe dönük. Ama ikisi de doğası, dokusu ve samimiyetiyle insanın kalbinde yer ediyor. Hangi mevsimde gidersen git, mutlaka bir iz bırakıyor.