Röportaj: DUYGU NİŞANCI JEWELRY

Seni kısaca tanıyabilir miyiz? Duygu Nişancı kimdir? 1988 yılında İstanbul’da doğdum. 2011 yılında Yeditepe Üniversitesi Moda ve Tekstil tasarımından mezun oldum. Mezun olduktan sonra çalışmaya başladım. 1 yıl çalıştıktan sonra Londra’da LCF ( London College Of Fashion ) de “ Uluslararası Pazarlarda Moda Ve Marka Yönetimi” programına gittim. Türkiye’ye döndükten sonra bir süre daha tekstilin…

Tasarımın En Özgün Hali: Yumack

Yumack, müşterilerine özgün tasarımlarla ürünler sunan, doğaya saygılı, insan ve hayvan sever bir marka. Çocuklarının dostluğu ile başlayan iki harika kadının arkadaşlığı, zamanla güzel bir iş birlikteliğine dönüşmüş. Herkesin kullanmaktan zevk alacağı, kullanışlı ve neşeli ürünler çıkarmayı hedeflemişler. Yaptıkları her ürünün bir hikayesi var. Yumack‘ın kurucuları sevgili Pınar ve Aylin ile yaptığımız keyifli sohbetimize sizi de ortak…

Binobi Design by Binnur Tanfer

Binnur, bundan yaklaşık 10 ay önce çizime baslamış. Yeteneğini sonradan farkedenlerden. Yazıcıdan bir kağıt alıp bir kuş çizmesiyle başlıyor hikayesi. Evinde bir çok kuşu olduğu için onlardan esinlendiğini söylüyor. Bu karakterin ismi Binobi olarak gelişiyor. Fotoğrafçı olduğu için illüstratör ve photoshop aşinalığı olması bu açıdan işini kolaylaştırıyor. Çizimlerini bilgisayarda renklendirmek ve baskı haline hazırlamakta kolaylıkla…

16 Ağustos Pazar: Black Sunday Summer Sale

Bu Pazar günü kimselere söz vermeyin. Kalkın, Moda’ya Black Sunday Summer etkinliğine gelin 🙂 Birbirinden zevkli tasarımcıların ürünlerini yakından görüp, Pedro’nun iddaalı kokteyllerini tadarken, günün en büyük sürprizi Flapper Swing in canlı performansı ile 1920-30 larda bir gün geçireceğiz. En azından bir merhaba demeye bekliyoruz 🙂 Saat: 12.00-20.00 Yer: Pedro İstanbul Adres: Caferağa Mh., Ferit Tek Sokak No:21b,…

Kısmet By Milka:Milka Karaağaçlı

Geçtiğimiz günlerde Bumerang ekibi ile birlikte Milka Karaağaçlı‘nın Bebek’deki showroom’una konuk olduk. Tasarımlarını bu kadar beğendiğim bir kişinin kendisiyle tanışıp hikayesini ve yaptıklarını ondan dinlemek çok keyifliydi. Aksesuarların sergilendiği vitrinlerden, siyah beyaz fotoğrafların süslediği duvarlara doğru akan Milka’nın dokunuşlarını hissettirdiği bir shoowroom burası. Marilyn Monroe ve Audrey Hepburn sanki fotoğraflardan çıkacak ve aksesuarları takıcakmış gibiydi..