Seni kısaca tanıyabilir miyiz? Duygu Nişancı kimdir?
1988 yılında İstanbul’da doğdum. 2011 yılında Yeditepe Üniversitesi Moda ve Tekstil tasarımından mezun oldum. Mezun olduktan sonra çalışmaya başladım. 1 yıl çalıştıktan sonra Londra’da LCF ( London College Of Fashion ) de “ Uluslararası Pazarlarda Moda Ve Marka Yönetimi” programına gittim. Türkiye’ye döndükten sonra bir süre daha tekstilin çeşitli departmanlarında çalıştım. Sonra tekrar Londra’ya giderek bu sefer de CSM ( Central St.Martin’s ) de “Personal Styling “ programına katıldım. Daha sonra Özlem Kaya ile birlikte Park Bravo’nun tasarım departmanında bir süre tasarımcı olarak faaliyet gösterdim. En son olarak da Trendyol da styling depatmanın’da çalıştım ve ordan sonra da asıl yapmak istediğim olan kendi işimi kurmaya karar verdim.
Bizlere markanın hikayesinden bahseder misin?
“Duygu Nişancı Jewelry” markasının çıkış noktası hayal gücüm , pratiklik yada kolay ulaşılabilir takı tasarımları yapmak istememle ortaya çıktı. Çünkü biz bayanlar aksesuar kullanmayı severiz. Ve kendimizi iyi hissetmek herzaman hoşumuza gider. Detayçı olduğumuzdan görsel olarak güzel bir ürünün pratikde de iyi ve kullanışlı olmasını isteriz. ( Yada ben isterim. ) Bu şekilde düşünerek , empati yapmaya çalışarak ve araştırarak böyle bir marka yaratmak istedim. Tasarladığım parçalardaki ayrıntı gece de gündüz de takılabilir olması.
Takı tasarımı yapmaya nasıl karar verdin?
Takı takmak bizim ailemizde önemli bir yere sahiptir. Ben annemi bildim bileli hiçbir zaman takısız ve broşsuz dışarı çıkmazdı. Herzaman bakımlıydı hala da öyledir. Mesleği gereği tabi prezentable da olması gerekliydi ama ayrıca sever. Aynı şekilde babam da ceket giydiğinde mutlaka ceket cebinde mendil olurdu. Hatta bu aralar benim yaptığım bilekliği hiç çıkarmıyor.
Koleksiyonlarınızın ayrı ayrı hikayeleri var mı?
İlk koleksiyonumun çıkış noktası yıldızlardan olmuştu. Ben “yıldız” figürünü çok seven bir insanım. Yıldız bana insanın her zaman güzel , ışıl ışıl ve önemli olduğunu hatırlatıyor ve hayatta hep öyle hissetmeye çalışmak gerekli , biliyorum çoğu zaman bu şekilde hissedemiyoruz. Yaşanılan şeyler , hislerimiz , bulunduğumuz dönem zorlayıcı oluyor. Ama hiçbirimizin içimizdeki umudu ve idealleri kaybetmemesi gerektiğine inanıyorum. Bazen tek dayanağımız bu iki düşünce ve hissiyat oluyor.
Kişiselleştirme temasını da çok kullanıyorum. “Harfli Bileklikler “ , “ Rakam Koleksiyonu ” gibi. Hepsi kişinin ya kendisini özel hissetmesine yada onu özel hissettiren bir isim , rakam veya tarih olması. Unutulmaz anılar ve anlar. Her birimizin hayatımızda etkilendiği yada birşeyin etkilediği bir olay mevcuttur ve bazen unutmak istemeyiz.
Yeni çıkacak bir koleksiyon üzerinde çalışıyorum. O koleksiyonum da hislerle alakalı. Hayattaki duruşumuz ve yer almak istediğimiz pozisyon hakkında olacak. Yakında çıkacak.
Bunu dışında tabi minimal parçalar tasarlamaya çalışıyorum. Her şekilde , her kesimden bireyi tatmin etmeye çalışıyorum.
Koleksiyonların oluşum süreci nasıl gerçekleşiyor?
İlk olarak yaptığım hayalgücümü çalıştırmak oluyor. Daha sonrasında yapılan tasarımları araştırmak, eski zamanlardan ilham almaya çalışıyorum. Aslında hala yetmiyor ama birçok kitap okumaya çalışıyorum. Çünkü öyle bir derya ki hala hergün yeni şeyler öğreniyorum ve daha da öğreneceğim çok bilgi var. Hayalgücümde tasarladığım ürünü çizime döküyorum. Çizmek bana göre çok şeyi değiştiriyor. Benim görsel hafızam kuvvetli olduğundan çizmek bana birçok farklı açıdan fikir sağlıyor. Daha sonrasında içime sindiğinde bir prototip hazırlanıyor. Kullanışlı olacak mı , ne kadar takılabilir bu sürecçten geçiyor ve herşey tamamsa da ürün yapılıyor.
Takılarda özel olarak tercih ettiğin malzemeler nelerdir?
Takılarıma özen gösterdiğimden malzemesi de benim için dayanıklı ve kalıcı olabilmesi çok önemli. Malzeme olarak 925 ayar gümüş ve 14 ayar altın kullanıyorum. Gümüş zor bir malzeme ama atölye de mümkün olduğu kadar dayanıklı olmasına özen gösteriyorum.Her ürünün üstüne özel olarak renk koruma kaplama yapılıyor. Kararmasını önlemeye çalışıyorum. Ama ürünün kararmasında nasıl ve ne şekilde kullandığı da çok önemli bir rol oynuyor.
Altın ise özel sipariş olarak yapmaktayım. Koleksiyonlarımda yer alan tüm modellerim altın olarak da çalışılmaktayım. Yada özel altın olarak özel tasarımlar yaptıran müşterilerim de oluyor.
Tasarımın devamlı hale geldiği bir dönemde yaşıyoruz. Üretimlerinin “özel” olması için neler yapıyorsun?
Ürettiğim takıların özel olması için gerçekten çok uğraşıyorum. Her bir siparişi tektek kontrol ediyorum. Ben bizzat tüm malzemeyi tedarik ediyorum. Eksik yada beğenmediğim bir durum olduğunda ürünü tekrar yaptırdığım olmuştur. Tüm ürünlere özel kaplama yapılıyor. Mıhlanacak taşlar özenle seçiliyor.
Kişiye özel tasarımlar yapıyor musun?
Kişiye özel tasarımlar yapıyorum. Ya da sizin hayalgücünüz ne istiyorsa yapabiliyorum. Bu tarz calışmalarımda ise kendi deneyim ve birikimlerimin yanında, karşımdakinin istek ve amaçlarının tasarımlarına farklı bir boyut kattığına inanıyorum. Amacım, kisiyi kendisi gibi ama kendisinden bir adım daha “iyi” hissettiren takıları yaratmaya çalışmak oluyor.
Tasarımlarını satın almak isteyenler nerelerden ulaşabilir?
Tasarımlarımın en geniş yelpazesi www.duygunisanci.com da yer almaktadır. Tüm ürünlerim websitem de yer almaktadır. Maslak 42’de yer alan Modül İstanbul‘dan da ulaşabilirsiniz.